Shadow Of The Tomb Raider

[KAM]

Eski Zelda oyunları klasik Tomb Raider'a benzemiyorlar. Ben zaten BOW'u Tomb Raider ile bağdaştırmıyorum. Genel anlamda yeni Tomb Raider'ın emsallerini vurgulamak adına yazdım. Kıyasladıklarım açık dünya, hayatta kalma öğeleri ve bulmacalardı. Yorumunuza saygı duyuyorum ancak 120 Shrine'ın hepsini "çocuk eğlendirir cinsten" olarak değerlendirdiğinizi düşünmüyorum çünkü bazı Shrine'ları bulmak bile ayrı bir bulmaca. Çok kolay Shrine'lar olmasına karşın kafa patlatıcı olanları da var. Ayrıca ben abartıları önemsemiyorum kendi deneyimlerime göre yorum yapıyorum ki aksi durum olsaydı Underworld'ü de beğenmez, çoğunluğa uyardım.
Anlatmak istediğim şey yeni Tomb Raider'ın benim TR tanımlamama uymaması. Yine söylüyorum bu yorumlarım tamamen kişiseldir. Çocukluğumdan beri oynadığım ve hayatımda önemli bir yere koyduğum için yeni TR'a karşı olumsuz bakışımda duygusal etkenlerde illaki vardır.

[KAM]

Lara Croft-TR9 Söylediklerinizi dikkate alıp Rise of the Tomb Raider'a başlayacağım. Tabi "yeni bir TR oyunu" olarak tanımlamaktan ziyade, "yeni bir oyun" olarak değerlendireceğim. 

[KAM]

(04-04-2018, Saat: 05:52 PM)bonis2 Adlı Kullanıcıdan Alıntı:

(04-04-2018, Saat: 03:35 PM)KAM Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Sorun zaten Tomb Raider'ın yeni nesil oyuncuların isteklerine göre uyarlanması.  Lara Croft'un yeni bedene bürünmesinden ziyade asıl sorun oyunun tamamen değişmesidir.  Underworld beğenilmesede veya satmasada hikayesiyle, oynanışıyla ve bulmacalarıyla bir Tomb Raider oyunuydu. Yeni nesil Tomb Raider'a alternatif çok oyun var. Açık dünya hayatta kalma öğeleri içeren oyun istiyorsam ve Tomb Raider markası benim için birşey ifade etmiyorsa Legend of Zelda Breath of Wild oynarım (ki şu an switch'te bayıla bayıla oynadığım tek oyun). Hayatta kalma öğeleri bakımından şu an türünün en iyi örneği. Bulmaca desen yeni nesil Tomb Raider'ın tüm oyunlarındaki bulmacalardan daha fazla shrine var oyunda. Yani demek istediğim yeni Tomb Raider'a alternatif oyun her platformda var. Ama o beğenilmeyen Underworld'ün bile emsali yoktu. Benim gibi düşünen insanların  önemsediği şey Tomb Raider oyununun gündemde kalması değil zaten. Bahsettiğiniz temiz başlangıç yeni oyuncuları etkilese de benim gibi eski Tomb Raider fanları için hayal kırıklığıdır.

 Dogrudur klasik serinin hayranlari icin kotu bir durum gercekten. Bende reboot oyunlarını oynadigimda Legend veya Underworld deki kadar zevk almıyorum ama piyasadaki cogu oyundakinden daha fazla zevk aliyorum ve hala markanin hayrani olcak kadar tatmin ediyor beni. Olaylara genel olarak pozitif bakiyorum. Bir de Rise oyununu oynamadiysan bir sans vermeni isterim oyunun hikayesindeki bulmacalar ve yan görev olarak girdigimiz mezarliklardaki bulmacalar 2013 oyunundan kat be kat daha iyi. Tabi yine secim size kalmış.  

(09-04-2018, Saat: 01:40 AM)TRFanFromTR Adlı Kullanıcıdan Alıntı:

(04-04-2018, Saat: 03:35 PM)KAM Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Sorun zaten Tomb Raider'ın yeni nesil oyuncuların isteklerine göre uyarlanması.  Lara Croft'un yeni bedene bürünmesinden ziyade asıl sorun oyunun tamamen değişmesidir.  Underworld beğenilmesede veya satmasada hikayesiyle, oynanışıyla ve bulmacalarıyla bir Tomb Raider oyunuydu. Yeni nesil Tomb Raider'a alternatif çok oyun var. Açık dünya hayatta kalma öğeleri içeren oyun istiyorsam ve Tomb Raider markası benim için birşey ifade etmiyorsa Legend of Zelda Breath of Wild oynarım (ki şu an switch'te bayıla bayıla oynadığım tek oyun). Hayatta kalma öğeleri bakımından şu an türünün en iyi örneği. Bulmaca desen yeni nesil Tomb Raider'ın tüm oyunlarındaki bulmacalardan daha fazla shrine var oyunda. Yani demek istediğim yeni Tomb Raider'a alternatif oyun her platformda var. Ama o beğenilmeyen Underworld'ün bile emsali yoktu. Benim gibi düşünen insanların  önemsediği şey Tomb Raider oyununun gündemde kalması değil zaten. Bahsettiğiniz temiz başlangıç yeni oyuncuları etkilese de benim gibi eski Tomb Raider fanları için hayal kırıklığıdır.

Ne yazık ki dediğiniz doğru, video oyunlarıyla doksanlı yıllarda tanışmış, autosave dahi olmayan oyunları görmüş geçirmiş, bir bölümü geçemediğinde dergilerdeki veya internetteki tariflere başvurmaya, kısaca zorlanmaya alışkın ve bundan keyif alan bir grup ile, en ufak bir zorlukta sıkılıp oyunu bırakan bir grup şu an karşı karşıya, ve yapımcılar uzun bir süredir bu ikinci kitleye hitap etmek adına ilk kitleyi gözden çıkarmış durumdalar, Tomb Raider serisi de tabi bu durumdan nasibini fazlasıyla aldı. Crystal Dynamics, Legend ile çok başarılı bir çıkış yapmasına rağmen serinin hayranları tarafından fazla "yeni nesil" bir oyun olması nedeniyle eleştirildi, buna karşılık Underworld 'de aksiyonu daha az macerası daha çok, eski Tomb Raider 'lara daha yakın bir oyun hazırlamaya çalıştılar, ancak hikayenin ve karakterlerin zayıflığı, oyun mekaniğindeki ve kameradaki sorunlar ve çeşitli benzer nedenlerde Underworld yeterince satmayınca Crystal 'e tabiri caizse "Biz eski oyunlara benzer bir oyun yaptık tutmadı işte" deme hakkı doğdu ve bu reboot olayına girdiler, kullandıkları formül başarılı olunca bunu Rise of the Tomb Raider 'da devam ettirdiler, belli ki Shadow of the Tomb Raider da aynı çizgide ilerleyecek.

Ancak aslında oyun dünyasında ufaktan ufağa yeni bir akım doğuyor, yakın geçmişte yayınlanan (Silent Hills) P.T. demosu, saç baş yoldurtacak bulmacalar içeriyordu ve bütün oyuncu grupları arasında olağanüstü popüler oldu, kimse bulmacalar zor diye oyunu bırakmadı, yine Resident Evil 7 de çoğu pek komplike olmasa da bulmacalar içeriyordu ve son dönemin en tutulan oyunlarından oldu. Bu durum bence gösteriyor ki Tomb Raider da yeniden eskisi gibi kaliteli bulmacalar sunmaya başlasa yeni nesil oyuncuların bunu sevmemesi için hiçbir neden yok. Umarım yapımcılar yakın zamanda bu durumu fark edip böyle bir yola girmeye cesaret ederler. Zaten Shadow ile üç oyundur aynı konsepti devam ettirdiklerinden kredilerini tüketmiş ve yeni bir konsept geliştirmek durumunda kalmış olacaklar.

Yorumunuz beni maziye götürdü resmen. Çeşitli dergilerden ve internetten tam çözüm okuyarak oyunlarda ilerlemek ayrı bir kültürdü. Tomb Raider'da takıldığım yerler için Dr. Ali HATAY'ın rehberlerini okurdum. Hatta bazen oyun oynamayı bırakıp sadece bu samimi yazıları okurdum. Doksanlarda oyunlara erişebilmek zaten ayrı bir zorluktu. Tabi bu yaşadığımız şehre göre daha da zorlaşıyor veya kolaylaşıyordu. Oyuna ulaşmak, o oyunu anne babadan izin alarak (veya gizlice) oynayabilmek, takıldığımız bölümleri geçmek için sarfettiğimiz çile gibi reel zorluklar mevcut oyunun zorluğunu daha da arttırıyordu. Belki de bu zorluklar güzel kıldı geçmişi. Umudumuz Crystal Dynamics'in sizin de tanımladığınız gibi "zorlanmaya alışmış ve bundan keyif alan" nesli de düşünerek, Tomb Raider ruhuna daha yakın oyunlar geliştirmesi.

[Lara Croft -TR9]

(09-04-2018, Saat: 08:26 AM)KAM Adlı Kullanıcıdan Alıntı: Lara Croft-TR9 Söylediklerinizi dikkate alıp Rise of the Tomb Raider'a başlayacağım. Tabi "yeni bir TR oyunu" olarak tanımlamaktan ziyade, "yeni bir oyun" olarak değerlendireceğim. 

Eğer klasik seriyi sevdiyseniz seveceğinize eminim. Zira rise of the tomb raider'ı oynarken ben çoğu zaman klasik seri oynuyormuş hissine kapıldım. Tek fark var oda Lara'nın klasik seri kadar profesyonel olmaması. Açıkçası bende 2013'teki halini hiç sevmemiştim. Normalde karakter gelişimlerini filan severim fakat bu Lara'ya olabilecek bir şey değil. Lara dediğin alır çift pistolünü korkusuzca bulmacalar çözer. 2013 full aksiyondu neredeyse. Rotr'da ise aksiyon daha azdı. Bulmacalara gerçekten ağırlık vermişler. Özellikle ekstra bulunan mezarlar. Secret niyetine bulmaca olarak gidiyor. 2013'te de vardı bu fakat son derece basitlerdi ve hikayedeki bulmacalar da yok denecek kadar azdı. Rotr'da hikaye'ye de çok güzel yedirilmiş. Özellikle Baba Yaga bulmacası çok güzeldi. (Biraz daha zorlayıcı olabilirdi tabii ayrı.) 

Tabii bu bulmaca olayı hayatta kalma hissini kullanmadığınız sürece zorlayıcı oluyor. Kullanırsanız ne yazık ki ne yapacağınız filan söylüyor. Ama böyle olması da iyi yine, burada hem eski hem yeni nesil oyuncular düşünülmüş. En azından seçenek koyulmuş 2013'teki gibi tamamen yeni nesile odaklanılmamış. 

Shadow of the Tomb Raider'a olan beklentimde bu oyunla arttı. Üstelik Shadow of the Tomb Raider'da gerçek Lara'yı göreceğiz. Klasik serideki kadar profesyonel ve korkusuz. Ve tabii ki mısır. 

[TRFanFromTR]

Ben Tomb Raider (2013) 'ten olağanüstü keyif almıştım, serinin çizgisinden tamamen kaymış olmasına rağmen bambaşka yeni bir hissiyat, heyecan vermişti bana, ancak Rise of the Tomb Raider ise tam tersi hiçbir şey ifade etmedi bana, ne eski oyunlardaki gibi hissettim, ne 2013 'teki heyecanı yaşadım, genel kanım başarılı bir oyun olmasına rağmen ruhsuz ve donuk olduğu yönünde, oynarken ne hikayenin devamını merak ettim, ne de bir şeyler keşfettiğimi hissettim. 2013 'te oyun içi döküman bulup okuyacağım diye heyecanla her köşeyi ararken, Rise of the Tomb Raider 'da bulduğum çoğu dökümanı okumadım bile. Sadece Suriye bölümünü gerçekten sevdim ve Croft Manor içeriğinde ilk defa bir şeyler hissettim. Zaten Rise of the Tomb Raider pek çok kişi tarafından hikayesi nedeniyle eleştirildi ve Shadow of the Tomb Raider 'da yazar değişikliğine gidildi, ki umarım bu değişiklik iyi olmuştur. Crystal Dynamics hayranlara azıcık dahi olsa istediklerini verdiklerinde ne kadar olumlu geri dönüş aldıklarını fark etmiştir diye umuyorum Croft Manor içeriği sonrasında, ve bu oyunda çift pistolları ve bazı özlenen ögeleri geri getirerek bir "jest" yapacaklarını düşünüyorum.

[bonis2]

(09-04-2018, Saat: 08:18 PM)Lara Croft -TR9 Adlı Kullanıcıdan Alıntı: ...Özellikle Baba Yaga bulmacası çok güzeldi. (Biraz daha zorlayıcı olabilirdi tabii ayrı.) 

Tabii bu bulmaca olayı hayatta kalma hissini kullanmadığınız sürece zorlayıcı oluyor. Kullanırsanız ne yazık ki ne yapacağınız filan söylüyor. Ama böyle olması da iyi yine, burada hem eski hem yeni nesil oyuncular düşünülmüş. En azından seçenek koyulmuş 2013'teki gibi tamamen yeni nesile odaklanılmamış. 

Shadow of the Tomb Raider'a olan beklentimde bu oyunla arttı. Üstelik Shadow of the Tomb Raider'da gerçek Lara'yı göreceğiz. Klasik serideki kadar profesyonel ve korkusuz. Ve tabii ki mısır. 

Baba Yaga gerçekten çok güzeldi bana aynı eski TR oyunlarını hatırlattı özellikle sondaki boss gerçekten çok eğlenceliydi sadece ateş edilerek ölmeyen bir boss, eski TR oyunlarındaki gibi :')
Bu arada Shadow Of The Tomb Raider Mısır'da geçmeyecek sanırım. Fragmanda ve resimlerde gördüğümüz piramitler Güney Amerika'daki Maya Piramitleriydi. 

[Nemes]

Ben Rise'ı henüz oynayamadım ama açıkçası gameplaylerini de az izledim çünkü merak etmedim. Bana çok 2013'e benziyormuş ve aceleye gelmiş gibi hissettirdi. Oyun çok arada kaldı ne zaman çıktığını bile anlamadım. Belki artık Tomb Raider'ı çocukluğumdaki gibi takip etmediğim için de böyle hissediyor olabilirim. Ben de tabii ki sizler gibi eski seriyi özleyenlerdenim çoğumuz öyleyiz. Lara Croft eskiden çok güçlü ve havalı bir kadındı ama şuan benim için çok sıradan bir karakter. Zamanında Legend ve Underworld'un eleştirildiğini hatırlıyorum ama şimdi onları bile özlediğimi söyleyebilirim. Şuanki nesilde oyunların çoğu kolaylaştı, hep vur kır geçli.. Ama zaman geçtikçe insanların zevki değişiyor ve yapımcılar da bunu takip etmek zorunda kalıyor haliyle. Eskiden hikayelerini anlamak için kafa patlattığımız oyunlar vardı, bir bölümü geçmek için günlerimizi harcardık.. Ve şunu farkettim ki ben fazla gerçekçi grafikli oyunları sevmiyorum. Yıl 2018 ama hala piksel piksel oyunlar oynamaktan zevk alıyorum. Eski Tomb Raider, Silent Hill serilerini defalarca indirip bitiriyorum. 2013'ü oynadığımda da zevk almıştım, kendi çapında başarılı bir oyundu ama bir kere bitirdikten sonra tekrar indirmeyi düşünmedim.. Şimdiki oyunlar hep tadımlık gibi ama tabii ki bunlar kendi fikrim ^-^ Yalnız Shadow of the Tomb Raider'ın trailer'ını gördüğümde içime bir heyecan geldi Rise'dan daha farklı hissettim. Eski Lara'nın tamamen geri döneceğine inanmıyorum ama az da olsa hissedebilirsek benim için iyi   Ve böyle uzuun uzun mekanı seyrettiğimiz bölümler olursa da güzel olur (Anniversary gibi).

[lordcroft]

Rise'ı mekanları dışında sevmemiştim. Bu oyunda beni haksız çıkarmalarını öyle istiyorum ki...